(21.09.2020)
Ege Atis
Doğa insanlara sunulmuş bir armağandır. Cömertliği ve tüm güzellikleriyle şahanedir. Deyim yerindeyse ona bir veririz, bin alırız. Bu noktada insanoğlu olarak, onu korumak ve yaşatmak en temel görevimiz. Bu yazımda sizlerle gıdaya farkındalık konusuna dikkat çeken, çok beğendiğim bir projeyi ve ondan öğrendiklerimi aktaracağım.
Bir Hayat Felsefesi “Ruhun Doysun”
Yaşadığımız evren uçsuz bucaksız gibi duruyor değil mi ? Böyle düşünüyor olabiliriz ama aynı zamanda, dikkatli olmak durumundayız. Gezegenimizin ve insanlığın geleceği medeni olursak değişebilir. Yani daha dikkatli tüketim yapmak, doğayı korumak, gıda israfını en aza indirmek vb noktalara zaman ayırmak, kabul etmeliyiz ki insanlık görevimiz. Bu noktada gerek müziklerini, gerekse içeriklerini çok beğendiğim ve doğru bulduğum bir program aslında hayatımızın tam ortasında duruyor. Marka itibarı ve kimliği ile tanıdığımız Grundig tarafından başlatılan “Ruhun Doysun’dan” bahsediyorum. Hayatın içinden çok başarılı bulduğum ve önemsediğim bir farkındalık hareketi. İzlerken kendiniz ile baş başa kalıp, vicdan muhasebesi yapıyorsunuz. Grundig farkındalık hareketini, “Ruhun Doysun sürdürülebilirliği merkezine alan, tüketim bilincini mutfaktan başlayarak yaşama yaymayı amaçlayan, israfı azaltmaya, doğa ile bağ kurmaya davet eden, sürdürülebilirlik konusundaysa sosyal farkındalığın artmasını hedefleyen bir hareket. Farkındalık hareketimizi 2017’de “Bir Yaşam Biçimi”, 2018’de “Gıdaya Saygı”, 2019’da ise “Keşfet” olmak üzere 3 sezon 33 bölüm şeklinde yayınladık. Her bölümümüzde sürdürülebilir yaşama ilham olacak konular, mesajlar, konuklar, uzmanlar, gıda israfını önlemeye yönelik tarifler yer aldı. İlk 2 sezonumuz 2018 ve 2019 yıllarında NTV, TLC ve PuhuTV’de yayınlandı. 2019 yılında Youtube’da yayınlanan, çok beğenilen 3. Sezonumuz “Keşfet” ise 2020’in ilk çeyreğinde etki alanını büyüterek STAR TV, NTV ve PuhuTV’de yayınlanmaya başladı. 2019 yılının mayıs ayında, “Gıdaya Saygı” sezonu içerik ve görsellerinden oluşan dergi-kitabımız yayınlandı” olarak aktarıyor. Bu bakış açısını oldukça önemsiyorum ve Grundig yetkililerine görseller ve içerik konusunda paylaşımları için teşekkürlerimi sunuyorum.
Mehmet Gürs ile gastronomi dünyasına ve doğaya yolculuk…
Mehmet Gürs gastronomi alanında ülkemizin en önemli temsilcilerinden. Başta Mikla olmak üzere, tüm markaları ile bireylere doğanın güzelliklerini sunmaya en ince ayrıntılarıyla dikkat ediyor. “Yeni Anadolu Mutfağı” olarak adlandırdığı bakış açısı için yaptığı çalışmalar ve yemekler, özellikle şehir hayatından yorulan insanlara doğanın unutulmaması gerektiğini anımsatıyor. Kendisi bu bakış açısını şöyle ifade ediyor: “Bölge mutfağını taze bir bakış açısı ile ele alma vakti geldiğinin düşüncesindeyim. Geçmişteki zengin mutfak kültürlerinin hem bugün hem de gelecekte var olabilmeleri için yeni bir yaklaşım vazgeçilmez. Yeni Anadolu Mutfağı’nın kalıpları yok; mutfağa bir yaklaşım, onu algılama ve ele alma biçimidir. Bu yaklaşım birçok şekilde ve alanda yorumlanmalıdır.” İşte bu noktada Grundig ve Mehmet Gürs’ün doğadan kopmama ve topraklarımızı (tarım, üretim vb) koruma felsefesi çok güzel bir uyum yakalıyor. Ruhun Doysun’u izlerken “doğaya saygı gösterip, geleceğimi korumalıyım” diyorsunuz. Ben de kendimi birçok kez motive ettim ve bu felsefeye daha fazla kafa yormalıyım dedim. Bu nedenle Mehmet Gürs’e ve bu projeyi hayata geçiren Grundig yöneticilerine, teşekkürlerimi sunuyorum ve programı izlemenizi öneriyorum. İzlerken hem keyif aldığınızı hem de geniş perspektiften bakmaya başladığınızı anlayacaksınız.
Peki ben Ruhun Doysun’dan neler öğrendim ?
Doğayı seven ve onu elimden geldiğince korumaya özen gösteren bir bireyim. Samimi bir şekilde ifade etmem gerekirse “Ruhun Doysun” bana kişilerin damak zevklerinin, doğanın güzellikleri ile renklendiğini ve yemek yapmanın sanıldığı kadar karmaşık olmadığını öğretti. Bu sayede son 2 haftadır mutfağa girip bir şeyler yapmayı deniyorum. Bunları yapmadan önce ise hayal edip nasıl daha iyi yapabilirim diye düşünüyorum. Bu bakış açısını edinmek ve kullanmak gerçekten çok keyif verici. İnsana huzur ve zenginlik katıyor. Geçtiğimiz hafta ev yapımı cips yapmayı hayal ettim. Fırında doğal ve en sağlıklı şekilde patates cipsi yapmaya çalıştım. Son dokunuşu ise baharatlar ile yaptım. Tadım aşamasında aldığım keyif paha biçilemezdi. Doğanın bize sunduğu kekik, sumak ve tüm güzellikleri kullanarak bir yemek yapmak, denemek gerçekten muhteşem bir duygu. Mutfakta vakit geçirmenizi tavsiye ediyorum.
Bitirirken…
Güzel bir gelecek gıdaya saygı göstermekten ve doğayı korumaktan geçer. Yazımda Ruhun Doysun’un felsefesine ve çok sevdiğim bu bakış açısının önemine dikkat çekip, kendi öğrendiklerimden bahsetmeye çalıştım. Grundig yetkililerine proje bilgilerini benimle paylaştıkları için çok teşekkür ederim. Umarım güzel bir gelecek için insanoğlu olarak, bu felsefeyi benimseyip doğru adımları atarız. Güzel bir dünya için lütfen doğaya ve onun verdiklerine sahip çıkalım, koruyalım.
Gelecek yazımda buluşmak dileğiyle…
Hayatın İçinden 
Bir Cevap Yazın